Berat Kandilimiz mübarek olsun
Haber
27 Mart 2021 - Cumartesi 00:00
 
Berat Kandilimiz mübarek olsun
Berat Kandilimiz mübarek olsun
Atatürk Haberi
Berat Kandilimiz mübarek olsun

Mübarek üç aylardan Şaban ayının on beşinci gecesi "Berat Gecesi" olarak ihya edilir. Bu gece İslâm Alimleri tarafından "Mübarek, berâat, ferman, rahmet" gibi isimlerle anılagelmiştir. Bereketli, verimli, feyizli ve kutlu bir gece olduğu için "mübarek", günahlardan arınma ve suçlardan temize çıkma imkânı Hakk Teâla tarafından Müslümanlar'a ihsan edildiği için "Beraat", şânına uygun ameller yapıldığı takdirde Yüce Allah'ın seçip beğendiği kullar arasına ayrıldığı için "sak/berat", esirgeyen, bağışlayan Cenâb-ı Hakk' in ihsanına erişildiği için de "Rahmet" isimleri verilmiştir.

Müfessirlerden bir kısmı Kur'an-ı Kerimin mübarek bir gecede indirildiğini beyan eden Duhan Suresinin ilk ayetlerinin Berat gecesi ile ilgili olduğunu belirtirler.

"(Helâl ve haramı ve başka hükümleri) açıkça bildiren bu kitaba yemin ederim ki, hakikat biz onu mübarek bir gecede indirdik. Hakikat biz (O'nunla kâfirlerin uğrayacakları azabı) haber vericileriz. (O öyle bir gecedir ki,) her hikmetli iş, nezdimizden bir emir ile o zaman ayrılır". (Duhan Suresi, 1-3)

Âyette geçen "Mübarek gece"yi bazı müfessirler "Kadir Gecesi", bazıları da "Berat Gecesi" olarak yorumlamışlardır.

Peygamber Efendimiz, Berat gecesinin içinde bulunduğu Şaban ayında nafile oruç tutmaya özen gösterir ve şöyle buyururdu:

"Bu ayda ameller Alemlerin Rabbine yükseltilir. Ben amelimin, oruçlu bulunduğum bir halde arz olunmasını isterim" cevabını verirdi.

Bir hadis-i şeriflerinde de: "Şaban ayının on beşinci gecesi oldu mu, onu ibadet ve taatla geçirin. Gündüzünde de oruç tutun. Zira Allah'u Teâla o gece dünya semasına rahmetiyle tecelli eder ve: Yok mu tövbe eden, onu affedeyim. Yok mu rızk isteyen, ona rızk vereyim. Yok mu bir hastalığa müptela olup şifa isteyen, afiyet vereyim. Yok mu daha başka isteği olan. Yerine getireyim" der. Bu hal tâ sabaha kadar devam eder," buyurmuşlardır. Diğer taraftan Rasulullahın, Şaban ayının 15. gecesinde Kelb Kabilesinin koyunlarının kılları sayısından daha çok kişinin bağışlanacağını bildiren hadisi de, bu gece af ve mağfiretin sınırsızlığına işaret eden bizler için ne güzel bir müjdedir.

Bu mübarek gecede hayrın, bereketin ve güzelliklerin sağanak sağanak yağmasına rağmen; o manevi ziyafetten nasibini alamayacak, o mana denizinde yıkanıp arınamayacak olanlar da "Allah'a şirk koşanlar, içinde sönmez bir kin ve tükenmez bir düşmanlık besleyenler, akrabaları ile ilişkiyi kesenler, kibirli ve gururlu olanlar, ana-babaya asi olanlar, içki içmeye ısrarla devam edenler," olarak beyan edilmiştir.

Teknolojinin kısalttığı ömrümüzü çok daha verimli geçirmek zorundayız.

Ömrümüzün kısalmış olmasından daha önemlisi, etrafımızda var olan şeylerin bizi sürekli Allah'tan başka şeylere çekmiş olmasıdır.

İslam terminolojisinde kısa "masiva" diye ifade edilen, açılımı "mâsivâllah, yani Allah'tan başka her şey olan bu hal, Allah dostlarının sakındığı ve sakınılması bolca tavsiye ettiği bir tehlikeli haldir.

Ve maalesef biz bükün bu hali hep yaşıyoruz.

Etrafımızda dikkatimizi Allah'tan başka şeylere çeken nice şeyler var.

Etrafımız kuşatmış bu Allah'ı unutturan şeyler, ibadet dünyamızı olumsuz etkilemektedir ve fakat farkına pek varmıyoruz.

Bu şuna benzer, bir çocuk annesinin elini sıkı sıkıya kavramış bir halde yürümektedir. Kendini emniyette hissetmesi gayet normaldir. Çünkü hamisi, koruyucusu var. Yolun bir yerinde annenin dalgınlığı da eklenir ve dikkatini çeken bir oyuncakçı dükkanının vitrinine bir takılır kalır.

Onun en sevdiği şeydir oyuncak.

Öyle ki seyrine bile her şeyden vazgeçemeye hazır.

Bu bir anlık dalgınlıkla, hamisini, koruyucusunu kaybetmiş farkında değil.

Kendine geldiğinde hamisi, yani anne çoktan kalabalığa dalıp gitmiştir.

Ne ilginçtir ki, Allah yüce Kur'an'a dünya hayatını bir oyun ve oyuncak, kısa süren bir eğlence olarak vasfeder.

Yüce Peygamber (as) da, bir hadislerinde "Allah bir annenin evladına karşı sahip olduğu merhametten çok daha merhamet sahibidir" buyurur.

Şimdi yukarıda benim vermeye çalıştığım misalle bu iki ifadeyi birlikte düşünün ne demek istediğimi daha anlarsınız.

Bu vesileyle mübarek Berat Kandilinizi tebrik eder, bütün Müslümanlara ve Uşak halkı için hayırlara vesile olmasını diliyor, dualarınız da bizi de yer vermeniz dileğiyle Allah'a emanet olun.

 
Kaynak: (İHA) - İhlas Haber Ajansı Editör:
Etiketler: arsiv
Yorumlar
Haber Yazılımı